Basarabilecek miyim bilmiyorum ama burada da okuyayim. Kesin cok trafik vardir, vakit gecsin.
kraliçe latty uzattığı ve kusursuzca dalgalandırıp arkadan yarım topladığı dalgaları straplez beyaz tuvaletinin açık bıraktığı omuzlarından dökülürken beyaz kumaşın genç kadının göğsünün altından beline kadar sıkıca oturduğu yerden onu çevreleyen ince kristallerle süslenmiş ipek kuşakları zarifçe parlarken onların hemen altından uçuşarak dökülen etekleri her adımında arkasında dalgalanıyordur
Elbise turuncu değilmiş. Dammit. Ama bu kadar tasvir etmenin hicbir anlami yok yine de. Giyim kuşam ve dis gorunus tasvirleri acayip onemliydi o zaman. Neden? CASTING ARKADASLAR. FUCKİNG CASTİNG.
“küçük hanım değil, koskocaman kraliçe oldum artık..” “kendi balosundan sıkılan kraliçe..”
“sıkılmadım, sadece.. ne bileyim, fazla göz önündeyim..” “eh, artık koskocaman kraliçe oldun, doğaldır..”
latty gözlerini devirerek genç adama dönerken ewan bir an onun saçlarına ve boynunda parlayan küçük pırlanta kolyeye bakar ve gece başladığından beri favian’la ev sahipliği yapan lattyi ne kadar az gördüğünü farkederken mırıldanır
“ayrıca çok güzel görünüyorsun..”
latty bir teşekkür mırıldanır ve ewan’ın bakışlarıyla dikleşerek
“evet, bu kadar hava yeter..”
THİS İSNT EVEN GOOD FLİRTİNG! Bu ikisini otp yapmaya calisirken elime yuzume bulastirmisim. Cunku neden? FLORT ETMENİN NE OLDUGUNU BİLMİYORDUM DA ONDAN. birisi alninda “seninle flort ediyorum” yazarak benimle konussa dahi buyuk bir denial ile herkesi friendzoneladigim icin yukaridaki diyalog benim icin legit bir flirting.
Kill me.
Bunlar bu gece sevisir. Vienle de ayrildilar. Oh ne guzel.
evet, ara.. ve bu ara sırasında da gerçekten düşünmek istiyorum conrad, aklım yeterince karışık, sen de işimi zorlaştırma lütfen..”
conrad hafifçe gülümser
“ben her zaman en kolayı oldum tatlım..”
vien bir an karşısındaki adama hiç ulaşamayacağını düşünerek başını iki yana sallar
“kendini aşağılayarak bana vicdan azabı mı çektirmeye çalışyorsun?”
conrad ilgiyle vien’e bakıyordur
“vicdan azabı mı çekiyorsun?”
“evet ve sırf vicdan azabı çektiğim için sana dönmeyeceğim conrad..”
conrad bir an sessiz kalırken bir an sonra konuşur
“zaten vicdan azabı çektiğin için benimleydin vien..”
vien donakalırken conrad kendi kadehini onunkine vurarak bir yudum alır ve tekrar kalabalığa dönerken vien başını eğerek kadehin içindeki şeffaf sıvıya bakıyordur
THİS İS ACTUALLY A VERY GOOD DİALOG OMG. THEY KNOW HOW BAD THEY ARE FOR EACH OTHER. ikisinin de asagilik sendromlari, self damaging yaklasimlari. I honestly love this dialog. Herhangi bir elestirim yok. Conradin ben her zaman en kolayi oldum tatlim demesindeki eziklik kimsede yok. Vienin de her zaman dogruyu yapmaya calisip kendini yine boka batirmasi hep en baslardan belliymis.
elini colma vererek genç adama dönerken aceleden çok, nazik bir gülümsemeyle karşılandığında bir anda nefesi kesilerek gülümser ve yavaşça adım atmaya başlar..
Delora/Colm. Yesss. This is a great moment. Now we’re talkin’
Varmış icimde bir cevher evet, cikiyor yavas yavas. 70. sayfada ancak bir seye benzemiş yazdıklarım.
ewan lattyi nazikçe iterek döndürür ve tekrar kollarına alırken herkes dansetmek yerine ayıp olmasın diye bir iki adım atıyor ama asıl, kraliçeyle kaptanı izliyordur.. nasıl da uyumlulardır..
Aci cekiyorum. Onlarin dansini izleyen insanlarin gozlerinden otp kasmaya calisiyorum simdi de. Korkunc. Latty ve ewanin icinde bulunduklari durum disinda bir karakter ozellikleri yok and that counts for NOTHİNG. 70 sayfa oldu, hicbir sey hissetmedim ikisi arasinda ve uc defa falan opustuler simdiye kadar. This is so sad.
Butun dansi da tasvir etmişim ne gerek varsa. Soundtrack boşa gitmesin diyedir muhtemelen. Cunku nazi almanyasi gibi AMAN SAKİN SOUNDTRACK OLMADAN OKUMAYİN diye milletin beynini yiyorduk. Sarkilari domaine upload ediyordum hatta, iyi beni gelip tutuklamamislar.
Celine Dion Tell Him imis siradaki soundtrack. En en EN sevdigim sarkilardan biri ve kafamda Vien/Conrad kalmis. Bakayim guzel kavusturabilmis miyim? ZİRA 2 SAYFA ONCE SEVİSTİLER VE HEMEN KAVUSMALARİ LAZİM!!!1!1!
Kill me.
hayır, dinle.. ben basit bir kadın değilim, olmamak için elimden geleni yaptım. ewan’a da sana da sadece bedenimi değil, bütün ruhumu verdim ama kalbimi sadece sana verdim..”
conrad yutkunurken vien’in gözleri dolmuştur
“ewan’ın döndüğünü öğrendiğin gün bana söylediklerin, o gece söylediklerin.. hepsi doğru. ama her zaman sana dönüyorum conrad, şimdi de dönmek istiyorum ama yaşattığım şeylerden bu kadar nefret ederken yapamam..”
Yine harika bir diyalog (conradin arada susturmak icin opmesi klişesini saymazsak) FAKAT ZAMANSİZ. COK ACELE. DAHA COK SURUNMENİZ LAZİMDİ. tek bir cumleyle Vien’i Oreon’a sokanin Conrad oldugunu anladik, sonra hoooop savasta Conrad Dugana gitti, hoooop ewanla vien sevisti, HOOOOOPPP EWAN GİTTİ VİEN YİNE CONRADLA SEVİSTİ SONRA EWAN GELDİ AMA CONRAD DA GELDİ VİEN HERKESLE SEVİSTİ. Conrad slut shaming laflarini ima etmedigini falan soyledi ama yani, THİS İS TOO FAST ALLAHİM SO MANY WASTED MOMENTS.
Vien ve conrada olan sevgimi bu diyaloglardan goruyorum. Backstorylerini ve birbirlerine karsi olan hislerini nasil sekillendirdigimi de hatirliyorum. Vien loves this man to death ama at what cost? Conrad kim olduğunu biliyor ama Vien bilmiyor. Minnet duygusunu aşk saniyor blabla. Kendim yazdigim icin bu kadar analiz yapabiliyorum ama yaziya doktugum kismi malesef bu kadar derin degil. This is a very amazing story relationshipwise, fakat islenmesi lazımmış. Self satisfaction ve acele icin harcamisim.
Still, TELL HIM = Vien ve hayatimda onemli bir donemle de cok örtüşen seyler var burada, duygulandım. I am Vien bir bakıma.
latty siyahlı kadınla tekrar göz göze gelir ve kadın bir anda milyonlarca su damlasına dönüşerek yağmura karışırken tekrar güçlü bir şimşek ortalığı aydınlatıyor, latty irkilip bir adım geri atarak kontrol edemediği karmaşaya bakıyordur...
Biana partinin ortasinda yağmurla gelip milleti tokatlayip gitmis. Kimse kimdir nedir bilmiyor. Cusvlo Wusla falan darmadağın. Resmen gelip saymış once kimi tokatlasam diye sonra gitmiş.
Biananin o gece neden gelip hicbir sey yapmadan tekrar ortadan yok olduğunu sonradan acikladim mi bilmiyorum ama she is the big bad of this evren. Şimdilik.
Faviani bayıltıyor, ele geçiriyor zihnini sanırım o sirada. She is a powerful waterbender. EVET, AVATAR’DAN ARAK ARKADAŞLAR. Bir sabah tv’de avatari izlemistim yarim gozle. Bender meselesi acayip hosuma gittigi icin hikayeyi oraya cevirdim. Cok yakin zamanda benderlarin en harikasi Dorian Marcell ile de tanışacaksınız. Marcell miydi soyadi yanlis hatırlıyor da olabilirim...
Bir de tabii bender olayi arak oldugu anlasilmasin diye yeni isimler ve konseptler bulmam var ki half-cringe half-amazeballs. Hala severim onlarin mitolojisini. Biana geldi, plot ve amac da geldi hikayeye. Her ne kadar Biana’nin plotunu 405’le crossover yaptigim hikayede yazip bosa harcamış olsam da... WE HAVE A PLOT!!1!1!
Bu noktadan sonra servisten indim, eve geldim, akşam da okuyamadım. Bugün de Ozan ateşlendi, evdeyim ama okuyamam muhtemelen. Şimdilik bu burada dursun...